Kıymetli Ziyâretçilerimiz;
Bu akşamki Uykudan Önce Programı’nda eşyâlarımızı tefekkür ettik. Evde kullanmadığımız, kenarda bekletip durduğumuz fazlalıklarımız olup olmadığını düşündük.
Meğer uzun zamandır kullanılmayan eşyâlar artık işe yaramayacak kadar kötü bir hâle gelmişse çöpe atılmalı; fakat iyi ve sağlam durumdaysa birine hediye edilmeli veyâ satılmalıymış.
Çünkü lüzumsuz kalabalıklar insanı sıkar ve bunaltırmış. Üstelik onları sürekli temizleyip düzenlemek gerekirmiş.
Bir de beş çift çorabımız varken altıncıyı, üç tâne kazağımız varken dördüncüyü ihtiyâcımız olmadığı hâlde almamalıymışız. Sâdelik, ferahlık demekmiş.
Âhirette paramızı, vaktimizi ve kuvvetimizi nerede harcadığımızdan, yâni bize verilmiş olan bütün nîmetlerden hesâba çekilecekmişiz.
En güzeli, boş duran eşyâlarımızı güzelce paketleyip, ihtiyâcı olanlara hediye etmekmiş. Böylece hediyelerimizi alan kişiler sevinir, kenarda duran eşyâlarımız duâya dönüşürmüş!
Çünkü Rabb’imiz kendisine sığınan, rızâsı için ikramda bulunan cömert kullarını hiç zorda bırakmaz, onları fakirlikle imtihan etmezmiş.
Ayrıca çok mühim olan hususlardan biri de eşyâlarımızın sevgisinin kalbimize girmemesiymiş. Meselâ ayakkabımızı, kazağımızı temiz ve düzgün kullanmalı, yıkamalı; fakat onları gönlümüze sokmamalıymışız.
Bizler, kalbinde dolu dolu Allah sevgisi olan, eşyâlarını O’nun için sevip kullanan kıymetli insanlar olmalıymışız!
İşte böyle, bu akşam da birbirinden faydalı şeyler öğrenme huzûru ve yarın tekrar buluşma duâsıyla yataklarımıza gittik!
Eğer sizler de bu güzel programdan istifâde etmek isterseniz ücretsiz kayıt ve bilgi için hemen 0542 808 82 58 numaralı telefonu arayabilirsiniz.
Müellife: Merve Doğancı
Canım Arkadaşım ben de boş duran tüm eşyalarımı verdim. Aslında vermedim satın aldım yâni verdiğim benim oldu ya verdim hem de aldım. Ne güzel şeyler öğretiyorsun bize… Ömrün çoook sağlıkla, huzurla dolsun Canım Arkadaşım.
Kullanmadığım eşyalarımı satıyorum ya da ihtiyacı olan bir kardeşime veriyorum. Aynı şekilde ben de bir başka kardeşinden alıyorum. Böyle yaptığımdan beri artık AVM’lerde vakit kaybetmiyorum.?
Canım Arkadaşım!
Hani Gülberenk Şarkımızda “Soyadımız Gülberenk!” diyoruz ya, bak ben de soyadımı Gülberenk yazdım. Esma Gülberenk!???
Canım Arkadaşım, ayakların için sana duâ ettim. “Hemen şimdi ağrıları geçsin Allah’ım!” dedim.
Hem dün akşam anlattığın bilgileri, yemek yeme âdâbı ile ilgili aklıma güzel bir fikir geldi, onu yapacağım. Senin yazdığın tüm maddeleri bir kağıda yazıp buzdolabımın üzerine asacağım. Hem böylelikle âilem de hep hatırlar. En altına da senin yazdığın en son cümleyi de yazacağım: “Anlaşıldı merkezzz!?”
Canım Arkadaşım bi de beni Allah için seviyosun ya, dinle bak ben de sana ne diyeceğim: “Beni kendisi için sevdiğin Allah da seniii çooooooooooooooooooook sevsin. Âmin! Ablalarım sizi de çooook sevsin.”
Eşyalarımızı temiz kullanmalı, hesâbı unutmadan, israf etmeden yaşamalıyız.
Yani Canım Arkadaşım;
Ne sana ne bana kalmaz bu dünya
Hadi gel sen de hayra sarf et,
Biriktirme malını, iki dünya rahat yaşa!
Bak şiir yazdım. Yine Âmin! Ben de seni öptüüm. Güle gülee..
Biriktirmemeli, hayra sarfetmeliymişiz.