Kıymetli Ziyâretçilerimiz,

Bu akşam Uykudan Önce Programı’na, “Kış Şarkısı” ile başladık! Yine çok güzel bilgiler kazandık.

Meğer kar yağdığında etraf aydınlanırmış. Her yer bembeyaz ve tertemiz bir görüntüye bürünürmüş. Çocuklar kar topu oynar, kardan adam yapar ve büyük-küçük herkesin içini sevinç kaplarmış.☺️

“Eğer kar simsiyah yağsaydı; ağaçların dalları, evlerin çatıları ve yolların kenarları simsiyah olsaydı, ne hissederdik?” diye düşündük ve bu husustaki fikirlerimizi grubumuzda paylaştık.

Arkadaşlarımızın çoğu, içinin kararıp rûhunun sıkılacağını ifâde edince; Rabb’imizin, her şeyi ne kadar da güzel ve yerli yerinde yarattığını tefekkür ettik. Karı bembeyaz yağdırıp içimizi ferahlattığı için Allâh’ımıza şükrettik!

Ardından, bir fotoğraf inceledik ve çok hüzünlendik.? Gördüklerimiz şunlardı: Su birikintisinin ve taşların olduğu çamur içerisinde bir yerde, uyumaya çalışan dört kardeş vardı. Vaziyetleri içler acısıydı.?

Onların hâlini görünce, ne de çok imkâna sâhip olduğumuzu ve ne kadar az şükrettiğimizi, bir kez daha fark ettik! Bitmeyen isteklerimiz, annemize-babamıza ettiğimiz sitemlerimiz, burun kıvırıp beğenmediğimiz yemeklerimiz, çoğu zaman şükrünü bile unuttuğumuz nîmetlerimiz için, kendimizden utandık! Bizler bu kadar varlık içerisindeyken; yiyecek ekmeği, kalacak evi ve yatacak odası bulunmayan ne de çok kardeşimizin olduğunu hatırladık. ?

Meğer asıl şükür, dilden ziyâde, hâl ile edilenmiş. Bu da ancak; nankörlük etmeyerek, annemize babamıza teşekkür ederek, elimizdekilerin kıymetini bilerek, bir de Rabb’imize secde ederek başarılabilirmiş.

Namazlarımızı güzelce kıldıktan sonra, “Allâh’ım! Elimdeki nîmetleri ihtiyâcı olanlarla bölüşmeyi, bir şekilde o kardeşlerimizin ısınmasına, ferahlamasına ve doymasına vesîle olabilmeyi nasîp eyle!” demeliymişiz. Bu duânın ardından ise, yediğimizden yedirmeye ve giydiğimizden giydirmeye çaba sarf etmeliymişiz.

Meğer dünyâda, zor şartlarda bulunanlar da güzel imkânlara sâhip olanlar da imtihanda imiş. Herkes bunun idrâkinde olmalı, sıkıntısı olanlar hâline sabretmeli, iyi durumdaki kimseler de muhtâç olan kardeşlerine yardımcı olmak için, elinden gelen gayreti göstermeli imiş.

İşte böyleee… Bu akşam bol bol tefekkür ettik ve çok kıymetli bilgiler öğrendik. Fazla kıyâfetlerimizi, oyuncaklarımızı, boya kalemlerimizi, defterlerimizi ve kitaplarımızı bir kenara ayırıp Çocuk Hayır Pazarı’nda satışa çıkarabileceğimizi duyunca, çok sevindik! Bize bu fırsatı sunan Gülberenk Değerler Eğitimi Derneği’ne teşekkür ettik.☺️

Uyumadan önceki vazîfelerimizi yerine getirip bir başka Uykudan Önce’de buluşabilmek ümîdi ile yataklarımıza geçtik. ?

Eğer sizler de bu güzel programdan istifâde etmek isterseniz, ücretsiz kayıt ve bilgi için hemen 0542 808 82 58 numaralı telefonu arayabilirsiniz. ?

Müellife: Hatice SAĞLAM



3 Yorum

  1. Sevil Fırat dedi ki:

    Tefekkür doluydu yine program, düşündürdü, öğretti… Teşekkürler Uykudan Önce.

  2. Emine AKYASAN dedi ki:

    Bâzı nimetler vardır ki kiminin şükrünü kimininse sabrını artırır. Kimine sevinç, kimine ızdıraptır. Hiç şüphesiz ikisi de imtihandır! Rabbim kazananlardan eyleye…(âmîn)⚘?

  3. Mukaddes Çabuk dedi ki:

    Ruhumuza yağan siyah karlara ak düştü bugün, inşallah. Sâfî niyetinize teşekkür eder, onlardan olmayı dileriz. Safi niyetlilerinizden. 🙂 Amin.

Yorum Yap