Bu akşam Uykudan Önce’de, bir arkadaşımızın suâli üzerine neden örtünmemiz gerektiğinden bahsettik. ☺️

Hep birlikte düşündük. Aslında kâinattaki birçok şeyin kabuğu varmış. Meyve ve sebzelerin kabuğu olmasa tâzeliklerini koruyamazlar, çabucak bozulurlarmış.

Hayvanların örtüsü de tüyleri, derileri ve postları imiş. Onlar da bu sâyede sıcaktan ve soğuktan korunurlarmış.

Kıymetli ve husûsî olan her şey, îtinâyla saklanırmış. Bizim için çok mühim olan birine yazdığımız ve sâdece o kişi tarafından okunmasını istediğimiz mektuplar gibi… Onların da her biri zarf içinde yollanırmış.

Anlayacağınız, Rabb’imiz de bizi korumak istediği için örtünmemizi emretmiş. Hattâ Ahzap Sûresi 59. âyeti kerîmede şöyle buyurmuş: “Ey Peygamber! Hanımlarına, kızlarına ve mü’minlerin kadınlarına (bir ihtiyaç için dışarı çıktıkları zaman) dış örtülerini üstlerine almalarını söyle. Onların tanınmaması ve incitilmemesi için en elverişli olan budur. Allah bağışlayandır, esirgeyendir.”

Eğer bir hanımefendi dışarıda vücut hatlarını belli etmeyen bol kıyâfetler giyerse çok rahat ve huzurlu olurmuş.☺️ Doğru düzgün kıyâfeti olmayan çok fakir bir hanımefendinin bile elleri ve yüzü dışında kalan vücûdunu örterek dışarı çıkması gerekirmiş. Hiç kıyâfeti olmayan çok fakir bir beyefendinin bile, diz kapağı ile göbeği arasını mutlakâ örtmesi gerekirmiş; fakat dolabında kıyâfetleri dururken ve hiç bir zarûret yokken, erkek de olsa, bacaklarını bağrını açarak dışarıda dolaşması, edebe uygun değilmiş.

Dinlediğimiz Tesettür Şarkısı’nda şöyle diyordu: “Erkek ya da kız fark etmez! Genç ya da yaşlı ayırt etmez! Peki kimileri neden akletmez? Mektup bile zarfsız gitmez!” Bizler Rabb’imizin husûsî mektupları gibiymişiz. ☺️

Yüceler yücesi Rabb’imiz hiçbir şeye muhtaç değilmiş. Muhâfaza edilmeye dolayısıyla örtünmeye ihtiyâcı olan bizmişiz. Hem kem gözlerden korunmak hem nazarı çekmemek için dışarıda çok dikkat çeken allı pullu kıyâfetler giymemeye, Rabb’imizin emrine uygun giyinmeye dikkat etmeliymişiz. Nazar değmemesi için de hoşumuza giden bir şey gördüğümüzde “Mâşallah!” demeliymişiz.

Her insanın kendine has bir tarzı olabilirmiş; lâkin tarzlarımız farzlarımıza uygun olmalıymış. ☺️Herkes O’nun kendisine lûtfettiği vücûdu kıymetli bir mektup gibi saklamasını bilmeliymiş.

Gülberenk Çocukları, Allâh’ın kendilerine verdiği kıymeti bilir; yerken, içerken, giyinirken, çalışırken, hâsılı yaşarken, O’na itaat edermiş.☺️

Anlayacağınız Uykudan Önce’de yine birbirinden güzel bilgiler öğrendik. Programımıza Gülberenk Şarkısı ile son verdik. Hayır hayır! Bizler ayrılmadık, öğrendiklerimizi hazmetmeye ve bilmeyenlere öğretmeye gittik. ☺️

Eğer sizler de bu güzel programdan istifâde etmek isterseniz, ücretsiz kayıt ve bilgi için hemen 0542 808 82 58 numaralı telefonu arayabilirsiniz. ☺️



17 Yorum

  1. Hümeyra Özkan dedi ki:

    Merhaba arkadaşım benim adım Hümeyra burda yani bu programda seni çok seviyorum ve çok özledim sana çok dua ?ediyorum senin tüm şarkılarını seviyorum ???☺️✨?

  2. Beyzâ Koç dedi ki:

    Dikkatle dinledik,têsiri çok iyi oldu,çizimler çok tatlı, hârika bir programdı Allah râzı olsun.?

  3. Zinnûre YANDI dedi ki:

    Mevzûlar hârika, misâl ve çizimlerle anlatılıyor. Allah râzı olsun, eksik olmayın. 🙂

  4. ÂSÛDE ÇAM dedi ki:

    Çocuklara tesettür bu kadar güzel, sâde, net ancak bu programda anlatılabilirdi. Çok verimli olduğuna inanıyorum. Devam…?

  5. Misâfir dedi ki:

    Hakîkaten çok besleyici bir programdı. 6 yaşındaki Defne ile dinledik. Öğretmenim fakat ben bile böyle anlatamazdım. Emeğiniz çok, rabbim râzı olsun. Yüreğinize sağlık. Bu program hiç bitmemeli. Herkese tavsiye ediyorum.

  6. Ayşe Mudanyalı dedi ki:

    Her akşam büyük bir heyecanla saati bekliyoruz.Dün akşamki tesettürü konusu ,çocuklarımız İçin çok etkileyici oldu.
    Teşekkür ederiz .?

  7. Zeynep Ecrin Soydan dedi ki:

    Çok güzel, çok seviyorum. Kaçırmadan tâkip etmeye çalışıyorum. Teşekkür ederim. ?

Yorum Yap