Kıymetli Ziyâretçilerimiz,

Bugün, Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafâ sâllallâhu aleyhi ve sellem’in dünyâyı teşrîfinin yıldönümü olan “Mevlid Kandili” imiş. Bizler de bu programda, O (s.a.s.)’nun ümmeti olma şerefine nâil olduğumuz için şükrettik ve sevindik! Ayrıca, O (s.a.s.)’nu yâd edip şu kıymetli bilgileri öğrendik:

Meğer âlemlere rahmet olarak gönderilen Sevgili Peygamberimiz, bizler gibi değilmiş. O (s.a.s.)’nun varlığı ile hiç kimseninki benzeşemezmiş. İşte bu sebeple, Peygamberimiz’in doğumu ile sevinmemiz pek tabii imiş. Bir meçhûl olarak doğan herhangi bir insanın doğum gününü kutlamak ise pek gereksizmiş.

Duyduk ki ilk doğum günü kutlamasını yapan kimse Allâh’a düşmanlık ve Allahlık iddia eden bir Firavun imiş.? Biz Müslümanların, ona benzememek için, bu tür kutlamalardan uzak durması gerekirmiş.

Sevgili Peygamberimiz’in doğduğu günü düşünüp sevinmek; onun sevinciyle hediyeleşmek, daha çok ibâdet etmek, daha çok insana tebessüm etmek çok kıymetli ve mühimmiş. ?

O (s.a.s.)’na benzemek isteyen kimse, muhakkak O (s.a.s.)’nun sünnet-i seniyyesini yaşamaya çalışmalıymış. Aslında bu hiç zor bir şey değilmiş; bilâkis sünneti yaşadıkça, hayâtımız güzelleşip kolaylaşırmış.

Peygamber Efendimiz vaktinin bir kısmını ibâdetlerine, bir kısmını âilesine, bir kısmını da dünyâlık işlerine ayırarak gününü üçe bölermiş. Anlayacağınız, vaktini çok iyi değerlendirirmiş. Dünyânın en mükemmel insanı olarak yaşayıp vefât etmiş.

Meğer her akşam uyumadan önce yaptığımız vazîfeler de birer “Sünnet-i seniyye” imiş. Bunu öğrenince, büyük bir heyecan ve sevinçle abdestimizi alıp namazımızı kıldık. Dişlerimizi misvaklayıp saçlarımızı taradık. Felâk, Nâs, İhlâs Sûreleri’ni okuduk. Sonra da sağımıza dönüp uyuduk! ?

Eğer sizler de bu güzel programdan istifâde etmek isterseniz, ücretsiz kayıt ve bilgi için hemen 0542 808 82 58 numaralı telefonu arayabilirsiniz.?

Müellife: Hatice SAĞLAM