Kıymetli Ziyâretçilerimiz,

Gülberenk, 2019 – 2020 hizmet sezonunu, Adana’da da Mangalda Köfte adlı programla açtı.

Hakka riâyet konusunun işlendiği programda, insanların, hayvanların ve bitkilerin, üzerimizdeki haklarından ve haksızlık etmenin ne kadar yanlış olduğundan bahsedildi.

Meğer mangal yaparken ne kadar çok hak yükleniyormuşuz. Farkında olmadan, pişirdiğimiz etin mis gibi kokusunu duyan, bizim yüzümüzden canı et çeken; fakat tanımadığımız, bilmediğimiz için ikrâm edemediğimiz nice insanın hakkını, nasıl da yiyormuşuz. Sadece insanlar mı? Kokuyu alarak gelen kedinin, köpeğin hakkı da cabası. Üstelik mangal yapmak için ateş yakınca, otlar ve karıncalar da inciniyormuş.

Bencillik çok kötü bir vasıfmış. Bencil insanlar, yalnızca kendi haklarını düşünür, başkalarının hakkına saygı duymazlarmış.

Programa söylenen Gülberenk Şarkısı’nda şöyle diyordu: Nefisler için keyifler için harcarken kolay, yetimler için, fakirler için harcarken mi zor? Semt pazarında AVM’de harcarken kolay, hayır pazarında Allah için harcarken mi zor? Neden zor? Neden zor? Bu suâli kendine sor! Sor ki düşünesin. Sor ki öğrenesin. Sor ki hissedesin tevbe edesin, düzelesin.

Sevgili Peygamberimiz Hazreti Muhammed Mustafa sallallâhu aleyhi ve sellem buyurmuşlar: Bildiklerimi bilseydiniz, az güler çok ağlardınız. İnsan, mes’ûliyetini bildiği kadar dertli olurmuş. En mutlular câhillermiş. Bunu anlayanlar, ne yazık ki pek azmış.

Ağaca, toprağa, kuşa, taşa, gökyüzüne, denize saygılı olmamız, tanısak da tanımasak da bütün insanların hakkını gözetmemiz gerekirmiş. Müslüman, hak yemezmiş. Gülberenk Çocukları, hayırlı misâl olur ve dünyayı huzurlu bir yer hâline getirmek için uğraşırmış.

İşte tüm bunları öğrenince hepimiz, daha duyarlı, daha faydalı olmaya karar verdik. Kibar, lâtif, duygulu, çalışkan, uyumlu, görgülü, hayırlı insanlar olmaya azmettik.

Duâlarla, güzel kararlarla, sevinçle ve şuurla döndük evlerimize. Ekim ayında, Bulutta Yağmur programında buluşmak dileğiyle… 😉