Kıymetli Ziyâretçilerimiz,

Gülberenk Değerler Eğitimi Derneği’nin bir hizmeti olan Gülberenk Eğitici Çocuk Programları, coşkuyla sahnelenmeye devam ediyor. Mayıs ayında, “Kabak Çiçeği” adlı programda kendimize, “Hangi Dalın Çiçeğisin?” diye sorduk.

Her çiçek kendine has rengi, kokusu ve yapısıyla bilinirmiş. Kabağı çiçeği ile çiçeğini de kabak ile tanıyabilirmişiz. Hiç kimse güle bakıp da kabağı hatırlamazmış. Hiç kimse patlıcan dalından armut toplamayı ummazmış. Zakkum dalında gül açmazmış. Çam dalında elma bulunmazmış. Üzüm bağında fasülye toplanmazmış.

İşte bunun gibi, birr dalında kötülük açmaz, doğruluk dalında da yalan olmazmış. Hak dalında bâtıl bulunmaz, îman bağında şüphe meyvesi toplanmazmış.

Bunları öğrenince, tekrar tekrar sorduk kendimize: Sen hangi dalın çiçeğisin? Solgun musun, taptâze misin? Rengini, kokunu, tadını koruyabildin mi, ne dersin? Sen hangi bağın meyvesisin? Çürük müsün, taptâze misin? Rengini, tadını, özünü koruyabildin mi, ne hâldesin?

Gülberenk Çocukları İslâm dalının çiçeğiymiş. Gülberenk Çocukları îman bağının meyvesiymiş. O hâlde her bir Gülberenk Çocuğu kendisini muhasebe etmeli ve düşünmeliymiş: Kabak çiçeği, kabağı hatırlatırken, ben, bana bakanlara neyi hatırlatıyorum? Sağlıklı bir İslâm çiçeği olabiliyor muyum? Kıyâfetim, konuşmalarım, büyüklerime hürmetim, küçüklerime şefkatim ne durumda? Namazlarımı güzelce kılıyor muyum? Oruçlarımı güzelce tutabiliyor muyum?

Sadece kabağın değil, kabak çiçeğinin bile ne çok faydası varmış. Ya ben? İnsanlara, hayvanlara, taşa toprağa faydalı olabiliyor muyum? Kabak, Sevgili Peygamberimiz Hazreti Muhammed Mustafa (sallallâhu aleyhi ve sellem)’in en sevdiği sebzelerden biriymiş. O sevdi diye, ben de kabağı sevebiliyor muyum?

Anlayacağınız, her Gülberenk programında olduğu gibi bunda da çokça tefekkür ettik. Aynı zamanda çok da tebessüm ettik. 🙂

Sevindik hep berâber. Çünkü İzmir’den ve Zonguldak’tan sonra, Gülberenk Eğitici Çocuk Programları’nın, Adana’da da sahneleneceğini öğrendik. Ablalarımız büyük bir gayretle eğitimlerini tamamladıkça, Gülberenk bütün Türkiye’ye ve sonra da bütün dünyaya ulaştıkça, daha da sevineceğiz. 🙂

Biz Gülberenk Çocukları, büyüyünce birer Gülberenk Arısı olup bu bal gibi şifâlı çalışmaların bir ucundan tutacağızzzzzz. 🙂

O vakte kadar seyretmeye, düşünmeye, yetişmeye devam!
Eh bu ay da yetsin artık bu kadar kelâm! 😉



35 Yorum

  1. Yusuf Hakkı AHLATÇIOĞLU dedi ki:

    Çok güzel bir program, çok beğendim.

  2. Ayşe Zülal ALBAYRAK dedi ki:

    Program çok güzeldi, ilk defa geldim, çok beğendim.

  3. Eslem Nur ÜZÜMCÜ dedi ki:

    Bu günkü program çok güzeldi. Çoook seviyorum bu programı. İnşâllah büyüyünce ben de bu programda çalışacağım.

  4. Ayşe GÜLER dedi ki:

    Sevgili Gülberenk Arıları;
    Emekleriniz ümmet için çok kıymetli.
    Her ay geldiğim bu güzel programlar bana şunu hatırlatıyor: Dünyâda her şey var. Seçimimizi İslâmî biçimde yapmalı, yaşamalıyız. Boş işlerden tamamen uzaklaşıp hayırlarda öncü olmayı Allah’ım bana da nasîp etsin.

  5. Ecrin Nur KALIN dedi ki:

    Her zamanki gibi program çok hoşuma gitti. Yine çok eğlendim. İnşâllah diğer günlerde hep öyle olur. Programınızı ve çalışanlarınızı çok seviyorum.

  6. Vesile İŞLEN dedi ki:

    Çok eğlendim. Bizim için çok çalışmışlar. Çok güzel de yapmışlar.

  7. Nazlı Hilal BAŞTÜRK dedi ki:

    Bugün çok güzel bir gündü. İyiki Gülberenk vardı. Ben çıkmasam bile…

  8. Sefanur OĞUZ dedi ki:

    Gülberenk programı Hatice Abla ile çok güzel olmuş.Eğlence kaynağı.

  9. Hümeyra ÇELİKTAŞ dedi ki:

    Çok beğendim, çok güzeldi.

  10. Zümra KÜÇÜKAYDIN dedi ki:

    Çok güzel ve çok karışık olmuş. Çok tatlı olmuş.

Yorum Yap